12 Nisan 2022’de gökyüzünde oldukça kudretli bir Jüpiter Neptün kavuşumu gerçekleşecek. Mini öyküsü ve detaylarını sizler için hazırladım.

Buradan bakınca ne kadar uzak, ne kadar küçük, ne kadar da büyük değil mi o hayallerin. Büyük oldukları için mi uzak, yoksa uzak oldukları için mi küçücük görünüyor isteklerin?

Bir yer inşa ettin içinde. Orada mutlu bir sen var. İstediği her şeye sahip, o küçük dünyasında o denli büyük, buradan bakınca da o denli küçük. Bir daha bak, küçük olduğundan mı, uzak olduğundan mı bu denli görünmez, yoksa oraya gitmeni engelleyen kabulün mü sırtındaki yük?

Şimdi bir sor kendine, bu kadar uzakken hayallerin kendinden, ne kadar büyük olduğunun önemi kalır mı? Baktıkça derin bir ah çektin geleceğine, belki dününe, belki de bugününe, kendine inşa edip içine de yine kendini hapsettiğin hayallerine, gerçek olamadıkça seni küçülten isteklerine. Kim daha büyük?

Kaldır başını gökyüzüne. Hayallerini maya yap isteklerine. Artık acıma kendine, artık yüklenme gerçek olmayan isteklerine. Fark et bir kere, imkansızlaştırdıkça gözünde büyüyen, gözünde büyüdükçe seni küçülten tüm düşüncelerine bir kez olsun el uzat, oraya ulaşmak için bugün atacağın adımları hesaba kat. Kurban etme kendini imkansızlara, hayal dediğinin tutsaklığı olmaz, ya olacağı kur, ya olmayacağı çıkar. Ama adım at.

Şimdi içine bir daha bak. Kendini kurtarmasını bekleyen yine “kendinsin” kendinden uzak. Arana koyduğun bu denli mesafeyi yık, bu kez meşaleyi kendinle bir olmaya yak. Kurtarılmayı bekleyerek kalede sıkışan bir tutsak değil, anahtarı elinde tutan olmaya bak.

12 Nisan’da gökyüzünde oldukça önemli bir Jüpiter Neptün kavuşumu var, yönettikleri Balık burcunda bir araya gelmeleri 166 yıl önce gerçekleşen bir kavuşum bu, haliyle hem kişisel hem de global alanda oldukça önemli bir döngüyü de başlatmakta bu kavuşum. Balık Zodyak’ın 12. ve son burcu, artık çözülmenin, kabulün, evrenle, kainatla bir olmanın, bedenselden ziyade ruhsal olmanın, maneviyatın, merhametin, egodan tamamen sıyrılmanın temsillerini veriyor bize. Her iki yöneticisi de tanrısal bir merhamete sahip, güzel olan tarafı da bu içsel kabulün, huzurun, teslimiyetin vereceği ilahi kudreti çok derinden hissettirebiliyor olması.

Ancak bu aynı zamanda bizim için bazı tuzaklar da barındırmakta, zira teslimiyeti, kabulü, bu ilahi gücü fazla artıran bu tesir, bizi fark ettirmeden kurban olmaya da itebilir, gerçeklerden, yaşadığımız dünyadan uzaklaştırabilir, çok güçlü ve derin bir kuvveti olan bu yerleşim, bizim için her şeyi idealize ettiğimiz, fazlasıyla büyüttüğümüz, ayaklarımızı yerden kesecek denli gerçeklerde uzaklaştırabilecek kudrete de sahip. İşte tuzağı burası, sanki zehri de panzehri de aynı yerden gelecek oldukça kudretli günlerdeyiz.

Balık hayal gücü, yaratıcılık ve ilhamla ilgilidir, iki kıymetli yöneticisinin buluşması bize müthiş bir yaratıcılık ve hayal gücü verecektir elbette, o içsel huzura bizi çekmesi de çok mümkün, ancak bazı gerçekleri görmemize engel olursa bizi sudan çıkmış balığa da döndürebilir, kurtaracak olan ayakların yerde kalması, bu ilahi buluşmanın bizi gerçeklerden uzaklaştırmaması. Yüksek hayal gücünün bizim hayallerimizi de olmayacak boyutlara çıkarıp, gerçekleşmediğinde egomuzu zedelemesi, sarsması ve kurbanmışız gibi hissettirmesi işin tehlikesi. Zira Balık arketipi fedakarlığın sınırlarını bilemeyebilir, kendini ne denli adadığını göremeyebilir, kendini kandırdığını fark edemeyebilir, burada dikkat edeceğimiz şey de bilincimizin aklımızdan uçup gitmemesi olmalı.

Öte yandan şayet ayaklar yere basar, kendimizde hayal gücümüzün bize verdiklerini gerçekleştirecek gücü de bulabilirsek ilahi bir el gibi bize uzanabilecek bir kavuşum bu, tuzağı olan ataleti silkelenip atar, kendimiz için güçlü, sağlam başlangıçlar yapar, hedefimizi yüksek tutsak dahi oraya gidecek adımların küçük ama sağlam olması gerektiğini bilerek yola çıkarsak, çok önemli başlangıçların da habercisi, yeter ki gözümüz gerçeklikte, sağlamlıkta, ayağımızın altındaki sağlama alınmış köklerde olsun. Bu kavuşuma tam derece 30luk yapan Kova Satürn’ünü bu anlamda kıymetli buluyorum, farkına varır sorumluluğunu alırsak geleceğimizin, Kuzey Ay Düğümü’nü de destekleyen bu kavuşuma gönül rahatlığıyla gidebiliriz.

Neptün ve Balık enerjisi bazı kontrol dışı konuları da anlatır, bazen kontrolümüz dışında gelişen konular bizi sanki kurbanmış, sanki suçluymuş veya cezalıymış gibi hissettirebilir, oysa her dokunuşun, olan her şeyin bize bir şey anlattığını fark edip tıpkı bir Balık gibi şekil alabilirsek atalete düşmeden, bu fark ediş bizi kurbandan çok geleceğini inşa eden bir gerçeğe de götürebilir.

Tehlikesini de ödülünü de aynı kudretten alan bu önemli kavuşum dilerim her birimize mucizevi başlangıçlar getirsin…

Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir