KUZEY AY DÜĞÜMÜ KOÇ – GÜNEY AY DÜĞÜMÜ TERAZİ BURCUNA GEÇİYOR!
Ocak 2022’den bu yana Boğa – Akrep aksında seyreden ve bize kendi kaynaklarımıza, değerlerimize, sahip olduklarımıza sahip çıkabilmeyi öğreten ay düğümleri 17 Temmuz’dan Ocak 2025’e kadar bu kez “kimliğimizi benliğimizi, kendi istek ve dürtülerimizi” kendimizle tamamlamaya yönlendirmek adına Koç Terazi aksına geçiyor. Kuzey Ay Düğümü Koç burcunda, Güney Ay Düğümü Terazi burcunda seyre başlıyor. Bu da artık öğrenimlerin önümüzdeki 1,5 sene boyunca “ben – biz” aksında süreceğini ve kendi adımlarımızı, yolumuzu, kendi adımıza çizdirecek bir yolculuğa çıkmaya başlayacağımızı söylemekte.
Bu geçişi anlayabilmek için biraz Koç ve Terazi aksını tanımlayalım, Koç Zodyak’ın ilk burcu ve “hayatta kalmak için savaşan, öncü, kendi isteklerinin peşinden giden, bağımsız olan” tarafı temsil etmekte. kuzey ay düğü burada yerleşerek sürdüreceği bu 1,5 yıllık seyrinde bizlere “ben” demeyi, sınırlarımızı, alanlarımızı öğretmeye çalışacak.
Terazi tarafı ise “uyum, adaptasyon, diğeri odaklılık, kendi kimliğini diğeri üzerinden değerlendirmek, kendi isteklerini öne çıkarırken geride durmak” tarafını ağırlıklı gösteriyor ve güney ay düğümü de Terazi yerleşkesiyle aslında bize bu alanlarda yaptığımız aşırılıkları törpülemeyi öğretmek isteyecek.
Koç – Terazi aksının derdi genel olarak “kimlik”tir aslında. Kimliğimizi oluştururken, isteklerimizi belirlerken, adımlarımızı atarken ne kadar “kendimizi dinliyoruz” ne kadar “diğerine odaklanıyoruz”, ayarı gerçekten tutturuyor muyuz yoksa bir yerden sonra kendimizi unutacak kadar diğerlerine, onların bizim hakkımızdaki görüşlerine, nasıl düşündüklerine ve onaylanacak şekilde ıstıraplı bir uyuma mı çekiliyoruz bunu sorgulayacağız önümüzdeki 1,5 sene.
Koç kuzey düğümü bizden kendimizi keşfetmemizi ister, çünkü ancak kendimiz olursak, gerçekten istediklerimizi bilirsek, kendi yolumuzdan gidebilir ve kendimizle asıl olarak uyumlanabilirsek diğerlerine bir faydamız olabilir. Terazi uyum sağlarken sınırlarını korumayı unutabilir, diğeri odağındayken kendini merkezden uzaklaştırabilir, fark etmediğinde dozu aşıp merkeze diğerlerini alabilir, bu da kimliğini kaybetmesine, ne istediğini direkt olarak söylemekten kaçmasına sebep olabilir.
İşte bu düğüm aksı ve beraberinde bu aks vesilesiyle 1,5 yıl içerisinde yaşayacağımız Koç ve Terazi tutulmaları bize ben – biz arasındaki dengeyi kurmayı öğretecek. Bu tamamen “benmerkezcilik” olmak değil, zaten güney düğüm alanını tümüyle reddedip kuzey düğümde huzur bulamayız, oradan ezbere bildiğimiz öğrenimlerimiz de var. Onları aşırıya kaçmadan yeni yolculuğumuza taşımayı öğreneceğiz. Yani “ben” olmadan “biz” olamayacağımızı öğreneceğiz temelde.
Bu 1,5 yıllık seyir içinde “ben olmanın cesaretini” öğreneceğiz, geride kalarak, tepkileri saklayarak, kendimizi unutarak ilerlemeye çalıştığımızda akslar bizi zorla kendi merkezimize de çekecek bu süreçte. Kendi içsel dürtülerimize güvendiğimizde, “Tamlık” duygusunu “kendi içimizde” bulduğumuzda, diğeriyle bir olmaya bağımlı olmadığımızda ve en önemlisi kendimize (Koç) adaletli (Terazi) davrandığımızda da mezun olacağız 🙂
.
Çünkü “ben” olmadan “biz” olmaz.
